ağrılı zaman | Haber sitesi PolitikYol

İçinde bulunduğumuz bu provokatif dönemin arkasında dalgın öğrencilere hacamat tavsiyesi veren Diyanet ve 11 öğretmen hakkında içki içtiği için soruşturma başlatan Milli Eğitim Müdürlüğü var. Aynı yıl yasanın kabul edilmesiyle, tüm cumhuriyet tarihinde satılandan 80 kat daha fazla arazi satıldı.

2023’ün ilk üç ayında en az 463 işçi öldü; engelliler, engellilik belgeleri enkaz altında olduğu için yardım alamadılar; Galatasaray Lisesi kapısındaki ikiz yılan heykellerinden biri çalınmış; Otizmli bir çocuğun sesinden rahatsız olduğu, ailesinin sopalı saldırıya uğradığı bir ülkede yaşıyoruz.

Birbirinden bağımsız gibi görünen tüm bu olayların sebepleri aynıdır.

2012 idi.

İstanbul’da 3 bin 500 okula ücretsiz dağıtılan Okulun Sesi dergisi, genç öğrencilere ‘dalgınlık ve unutkanlık’ sorununu çözmek için hacamat tavsiyesinde bulundu ve ‘hacamat’ın yüzde 70’lik şifa olduğuna dikkat çekti.

RTÜK, dizide birlikte yaşayan ama evlenmeyen karakterleri birer birer evlendirmeye başladı.

Özel bir kanal, RTÜK’ten ihtara gerek duymadan yayınladığı Leonardo da Vinci belgeselindeki Altın Oran Adamı olarak da bilinen Vitruvius Adamı’ndaki adamın cinsel organına sansür uyguladı.

Özel bir kanalda yayınlanan ‘Simpson’ adlı animasyon dizisinde Allah’ı şeytanın emri altında gösterdiği için kanala 52 bin 951 TL ceza kesildi. RTÜK, cezanın gerekçesinin “İçkiye yılbaşında başlanması mesajıyla Allah’la alay etmek ve içkiye teşvik etmek” olduğunu belirtti.

Bir gazetenin Facebook’ta “Lisede Ahlaksızlık” başlığıyla 3 yıl önce Antalya’da aileleriyle gittikleri piknikte mangal hazırlayan ve rakı içen öğretmenlerin fotoğraflarını Facebook’ta paylaşması üzerine 11 İnsan hakkında soruşturma başlatıldı. Eğitim-Sen üyesi öğretmenler.

Dönemin başkanı olan Tübitak, “Darwin’in teorisi hakkında ne düşünüyorsunuz?” “Türkiye’nin birliğe ihtiyacı var. Biz ona uçak, roket diyoruz. Onlara odaklandık. Evrim teorisine inananlar var, inanmayanlar var. Daha fazla birlik ve kardeşliğe ihtiyacımız var” diye yanıtladı.

Bolu Belediyesi, sahipsiz hayvanlar için barınakta ölen çok sayıda köpeği 1-1,5 metre uzunluğundaki zincirlere bağlayarak karın altına beton zemin üzerine yerleştirdi. Görüntülerin tepki çekmesi üzerine Bolu Belediye Başkanı yaptığı açıklamada, “Beğenen varsa herkese veriyoruz, köpek alıp gidiyorlar. İnsanlar da ölüyor… Bolu Belediyesi en iyi yiyecek ve içeceği sağlıyor. Bolu şov yeri değil. Şovmenlere çok ihtiyaç duydukları dersi vereceğiz.”

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı, hapşırana “çok yaşa” yerine “Allah rahmet eylesin” demeyi önerdi.

Diyanet, “Kırmızı ışıkta geçemezsiniz” diyerek, “Onlara benim kanundan kaçabileceğimi ama Allah’tan kaçamayacağımı hissettirmeye çalışacağız” dedi.

Hukuk Fakültesi’nde insan hakları dersi veren bir profesör şunları söyledi: “Güneydoğuda İnsan Hakları Sözleşmesi’nin modası geçmiş durumda. Savaş kanunları uygulansın. Nerede bir yerleşim yeri varsa, uydu üzerinden konumu olan bir roket gönderebilirsiniz” diye açıkladı.

İlkokul müdürü, “Tıp ilerledi, karakolda suçluların kanını alıp gen haritası çıkarmak lazım: çocuk doğduktan sonra tahlil yaptırsın, vatana, millete zararı varsa, Bu ülke gitmeden önce yok edilmelidir”.

2003-2023 döneminde her yıl, her ay için 2012’den bu vahşi, yüzeysel, cahilce, kötü örneklerden ancak yüzlercesini sayabilirim.

Türkiye, insanların layık gördüğü ve bilinçli olarak uyguladığı cehaletin bedelini ödüyor.

Bu sırada!

Bu 2012 yılında olmasına rağmen aynı yıl yasa çıktı. Sadece 2012’de, yasanın çıktığı 18 Mayıs’tan Kasım ayına kadar yabancılara satılan tarım arazisi miktarı, 80 yıllık Cumhuriyet dönemindekinin neredeyse on katıydı.

Ama asıl mesele bu değil, hapşıranlara “Allah onlara rahmet etsin, çok yaşamasın” demek.

İlginizi Çekebilir