“Belediyelerimize saldıranlar vicdan azabı çekiyor” | Haber sitesi PolitikYol

Depremin ilk gününden itibaren en başarılı testler CHP’li belediyeler tarafından verildi. Buna rağmen saldırılar devam ediyor. Peki neden? Bu sorunun cevabını CHP’nin yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Seyit Torun yazdı.

Kahramanmaraş’ta iki büyük depremin 18. gününü yaşıyoruz. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, tüm depremzedelerimize bir kez daha dayanma gücü diliyorum.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde depremin ilk anından itibaren tüm kadromuzla çalışıyoruz. Tüm zorluklara rağmen belediyelerimiz ilk günden itibaren tam bir seferberlik anlayışıyla mücadele ettiler.

Bu içerikte; Belediyelerimizin destekleri ile ilgili bazı verileri paylaşmak istiyorum. 23 Şubat itibariyle; Belediyelerimiz bölgeye 7.930 adet ekipman ve 22.356 personel gönderdi. Toplam 6.321 TIR/tır, 4 uçak, 6 gemi, 2 vapur ve 2 vagon gıda, giyecek ve hijyen ürünleri gibi insani yardımlarla afet bölgelerine ulaştırıldı. İnsani yardım teslimatları arasında; 134 adet seyyar mutfak, 144 adet yemek aracı, 16 adet seyyar soba, 2 milyon 831 bin adet battaniye, 246 bin 214 adet ısıtıcı/ocak, 35 bin 952 adet çadır, 842 adet konteyner, 1458 adet seyyar tuvalet/duş, 4 milyon 26 bin adet hijyen seti ve 2010 adet jeneratör bulunmaktadır. . . . .

Afet bölgelerine yaptığımız yardımlar geçici olmayacak. Bir süre önce, sürdürülebilir destek sağlamak için yeni bir plan uyguladık. Buna göre bir afet bölgesi ilimizden büyükşehir belediyelerimizi sorumlu tuttuk. Koordinatör belediyelerimize destek verecek belediyeleri de belirledik. Bu sayede vatandaşlarımıza hizmetlerin daha sistemli ve verimli bir şekilde sunulmasını sağladık.

Tüm zorluklara rağmen belediyelerimizin arama kurtarma ekipleri birçok bölgeye ilk giden oldu. Belediye ekiplerince bini aşkın vatandaşımız enkaz altından çıkarıldı. vatandaşlarımher ttıbbi bakım sağlamakt olarakTüm imkanlar seferber edildi.

Şunun da altını çizmek isterim; Depremlerin göçüyle de karşılaştık. Belediyelerimiz afet bölgelerine destek olurken, bölgelerine göç eden vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanması için de mücadele ediyor. Geçenlerde hükümetle temasa geçtik. Kendi bölgelerine olduğu kadar afet bölgelerine de göç eden vatandaşlarımızın hangi siyasi partiden olursa olsun ihtiyaçlarının tüm belediyelerce karşılanması önem arz etmektedir. Bu nedenle belediyelerin mali desteğine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamda önerilerimizi açıkladık ve her türlü kuralı samimiyetle yerine getirmeye hazırız.

Belediyelerimiz birincil sorumluluğa sahip olmasalar da tüm bu desteği halkımıza sağlamak için çaba sarf etmektedirler. Ancak üzülerek söylemeliyim ki asıl sorumluluğu taşıyan siyasi iktidar görevini yerine getirmediği için çok acı çektik. Devlet, şehirlerimizi doğal afetlere hazırlamak, doğal afet durumunda gerekli önlemleri almak ve doğal afet sonrası imar çalışmalarını yürütmekle görevlidir. Ancak şehirlerimiz doğal afetlere hazır olamamış, doğal afetlerde hızlı ve etkin müdahale mümkün olamamış, afet sonrası iyileştirme çalışmaları yetersiz kalmıştır. Kaza mahallinde partizan eylemleri gerçekleştirilmiş, zor durumda kalan vatandaşlarımız tehdit edilmiştir. Bu da yetmedi, ilk günden beri canla başla çalışan belediyelerimize hakaret ve iftira yağdırıldı.

Kendi beceriksizliklerini bastırmak için belediyelerimize iftira atacak kadar aciz kalanlar vicdan azabı çekiyor. Belediyelerimizin arama kurtarma ekipleri depremin ilk saatlerinde sefere hazır olmasına rağmen onları havalimanlarında bekletenin devlet olduğunu kendilerine ve tüm vatandaşlarımıza hatırlatmak isterim. Belediye ekiplerinin araçlarına el koyan, ekiplerin nerede çalışacağını koordine edemeden işi geciktiren bu hükümettir. Hiçbir şeyi mükemmel yapamayan, “her şeyi yapacağım” deyip işi yarıda kesen bu güçtür. Belediyelerimizin eliyle TIR’lara ‘dağıtacağım’ diyerek el koyan, yardımların ulaştırılmasını geciktiren bu hükümettir. Tüm bu zorluklara rağmen belediyelerimizin arama kurtarma ekipleri birçok bölgeye ilk ulaşan oldu. Belediye ekiplerince bini aşkın vatandaşımız enkaz altından çıkarıldı. Vatandaşlarımıza her türlü yardımın yapılabilmesi için tüm imkanlar seferber edilmiştir.

Yine de depremin 18. gününde vatandaşlara çadır dağıtamayan, barınma sorununu çözemeyen iktidarın sorumluluktan kaçmak için bize saldırması suçluluk psikolojisinin bir yansımasıdır. Belediyelerimize teşekkür etmesi gerekenler, hala uç ve partizan anlayışın bu ülkeye ve bu millete zarar verdiğinde ısrar ediyorlar.

Ancak ne olursa olsun Cumhuriyet Halk Partisi ve belediyeleri seferberliği vatandaşlarımız için anlamaya devam edecektir.