CHP Milletvekili İbrahim Kaboğlu, seçim yasakları ve tek adam rejiminin seçim yasasına aykırı uygulamalarını değerlendirdi. Kaboğlu, “Bakanlık kadrosundan ayrılmadan aday atanması, seçim kampanyasında adayların eşit rekabet etme koşullarını ortadan kaldıracağı için Anayasa’nın 67. maddesine açıkça aykırıdır.” konuşur.
Kahramanmaraş’ın büyük depremlerin şokunu yaşadığı haftalarda, 18 Haziran seçimlerine 4 aydan fazla zaman kalmıştı. Parti genel başkanlığını cumhurbaşkanlığı ve yürütmenin üzerine koyan Erdoğan, depremin açtığı yaraları sarmak için mevcut mevzuatı etkin bir şekilde kullanarak toplumsal dayanışmayı güçlendirmek yerine, eyleme ve eyleme yöneldi. Kendimizi üç ile sınırlıyoruz:
– olağanüstü hal ilan edildi
-Uygulanan menzil daraltma işlemi.
– Partizan diliyle açıklamalarda bulundu.
(Bu fiil ve eylemler büyük can kayıplarına neden olmakla birlikte ayrı yazıların konusudur.)
İlerleyen haftalarda depremin sancıları tüm sıcaklığıyla yaşanırken, 6 Şubat’ın 35’ine denk gelen 10 Mart’ta Merkez Bankası Erdoğan seçim tarihini 35 gün ileri aldı. Üstelik imzasını eski ABD Başkanı R. Trump üslubuyla alenen sergileyerek.
Şüphesiz duruşmaAnayasa ve siyasetle sınırlı değildi; aynı zamanda topluma ve depremzedelere karşıydı.
anayasakarşıydı; çünkü seçimi 35 gün önceden ertelemek için hiçbir sebep yoktu.
politik gruplar halinde; çünkü GRST seçimlere devam etme kararı alabilir, bu durumda adaylığının yolu anayasal olarak açılabilir.
toplum; Çünkü, ‘Anayasal kurumlar, kural ve ilkeler beni bağlamaz‘ mesajını kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde iletmiştir.
deprem bölgesi ve depremzedeler; Çünkü, ‘enkaz altında olsaydınh evet birüç VeSıkışmış olsan bile, gücümün aynı kalması önemli.‘ dedi.
Bu dörtlü meydan okuma, Türkiye Cumhuriyeti yeni fiili durum onu sınırına kadar zorladı.
Hatta 22 Mart akşamı bir televizyon röportajında, milletvekili dahil tüm bakanların olduğunu söyledi. Merkez Bankası, milletvekili adayı olacak; hatta çoğu için seçim bölgelerini bile belirledi.
Ancak milletvekili adayı olmak isteyen devlet görevlilerinin geri çağrılacağı tarih 16 Mart olmasına rağmen henüz tek bir bakan görevinden ayrılmadı.
Halbuki, Atanan bakanlar kamu yetkisini kullandıkları için 298 sayılı Kanun’a göre propaganda yasağına tabidirler. Ancak aday olmaları halinde kamu yetkisini kullanan diğer kişiler gibi Anayasa’nın 76. maddesine göre istifa etmeleri gerekir.
Şunu belirtmek gerekir ki, Cumhurbaşkanı da, Anayasa Mahkemesi’nin şu kararıyla tartışılmaz bir şekilde tespit edilen seçim yasakları alanına girmektedir:
“Cumhurbaşkanı seçimi de dahil olmak üzere 298 sayılı Kanun hükümleri uyarınca seçimler bağlamında propagandaya ilişkin hususlarda Cumhurbaşkanının anılan Kanun hükümlerine tabi olduğu açıktır. (09/28/2022 ve MS 2022/50 ve CA 2022/107, proje 172 itibariyle).
RTE‘YSK, Sayın YSK’nin üçüncü adaylık iddiasına hukuka aykırı gerekçelerle yapılan itirazı reddederken, milletvekili adayı olan bakanların istifa için ayrılmadıkça adaylıklarının kesin olarak onaylanmaması gerektiği yönündeki açıklamalarına yapılan itirazı reddedemez. görevlerinden.
BAKANLARSTBENF!
Propaganda yasağına tabi olup Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı siyasi sorumluluğu bulunmayan bakanlar,görev, yetki ve sorumluluklar‘ kurallara bağlı bürokrat. Adaylıklarındaki yasal statüleri de aynı olduğu için YSK takvimine göre emekli olmaları gerekiyordu.
YSK takvimine göre geri çağrılmayan ve statüsü bir kişinin iradesine bağlı olan bu atamalar, canlı yayında adaylıklarının açıklandığı 22 Mart tarihinden itibaren görevlerinden ayrılacaktı.
Siyasi partilerin aday listelerini YSK’ya sunmaları için tanınan süre bugünden itibaren doluyor, listelerde adı geçen bakanların yetkilerinin sona ermesi gerekiyor. Bakanlar atama ile kendilerine verilen kamu yetkisini kullanarak adaylar için kampanya yürütemezler; bu zaten 298 sayılı Kanun’un getirdiği yasak çerçevesindedir.
2017 Anayasa Değişikliği ile kaldırılan 114. Maddenin şu şekilde olduğunu hatırlayın:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinin ardındanBirincisi, adalet İçişleri ve Ulaştırma Bakanları ayrıldı”
Bu hükmün gerekçesi, yeniden seçilmeye hak kazanıp kazanmadığına bakılmaksızın, üç bakanlığın da siyasi görüş temelinde seçim sürecindeki yetki ve yetkilerinin önyargılı bir şekilde kullanılmasını önlemekti.
TBMM 35 gün daha çalışıp afet kararları alabilirken, Türkiye’de depremin 35. gününde seçimler yapıldı.‘gündeme alındı. Yani seçim14 Mayıs’taKarar tarihinden itibaren dört hafta içinde yasama faaliyeti için tarih belirleme ‘Bu, saray yönetiminin devam etmesi yönündeydi.
Yürütmeyi Merkez Bankası ile özdeşleştiren ve bakanlık ile parlamentonun uyumsuzluğunu öngören 2017 anayasası, bakanların siyasi karar alma sürecine katılmasına izin vermiyordu. Bu nedenle, Başkan Yardımcısı da dahil olmak üzere bakanlık düzeyinde temsil gereklidir. Grupça halkı siyasi mücadeleye yönlendirmek, bu görevliler ve kendilerine tanınan yetkiler”oy deviüfleyiciye” dönüştürme sırasında rahatsızlık yaratacağı için tehlikelidir.
Bakanlardan ayrılmadan aday atanması da seçim kampanyasında adayların eşit rekabet etme koşullarını ortadan kaldıracağı için Anayasa’nın 67. maddesine de açıkça aykırıdır.
Bütün bu nedenlerle aday listelerinin ESC’ye sunulmasından hemen sonra bakan adaylarının geri çekilmesi gerektiği açıktır.
RTE’nin üçüncü aday gösterme başvurusuna yapılan itirazı uygunsuz gerekçelerle reddeden USC, milletvekili adayı olan bakanların istifa etmedikçe adaylıklarının kesinleşmeyeceği yönündeki itirazlarını reddedemez; Ancak, itirazların mücbir hukuki sebeplere dayanması şartıyla.
Nihayet; TBMM 35 gün daha çalışıp afet kararları çıkarırken, depremin 35. gününde Türkiye gündemine seçimler girdi. Böylece, 14 Mayıs için seçim çağrısı yapılması kararından sonraki dört hafta boyunca yasama faaliyeti “saray saltanatı devam etmesi gerekiyordu.
Şimdi bütün sorun; Hukukun üstünlüğü için birleşen siyasetçilerin 35 günlük emeği,“Güç Adaları” (odun) için mi harcayacaklar, yoksa monokrasi yerine demokrasi (Orman) inşaatına konsantre olup olmayacaklarına bağlıdırlar.
İlginizi Çekebilir
- BALKAN | İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan depremlerle ilgili Türkiye ve Suriye’ye dayanışma mesajı
- CHP Sözcüsü Öztrak, “Halkımız istifa etmeyen bu beceriksizleri zaten takdir etmiş, aşağılamıştır. Güven belgelerini de sandıkta teslim edecek.”
- Tarihe “ince” bir not düşelim
- BALKAN | Hırvatistan’da düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonası’nda Türk güreşçi Taha Akgül şampiyon oldu.
- Ekşi Sözlük’e Erişim | Haber sitesi PolitikYol
- CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ankara depremzedelerini ziyaret etti
- Önder Felicity Karamollaoğlu: Kızıllay’a kan bile vermem
- Onur Akın CHP milletvekili adayı
- Ağbaba CHP: 2023’ün ilk ayında her gün 393 dükkan sahibi iflas etti
- CHP listesinden 4 parti sandık başına gelecek