DEVA parti lideri Babacan: “Defterimiz çok kalın”

DEVA partisinin lideri Ali Babajan, muhalefetin eleştirilerine ilişkin hükümet temsilcilerinin açıklamalarına ilişkin de şunları söyledi: “Çok kalın bir defterimiz var. Günü geldiğinde bunların hepsi yapılacak” dedi.

Babacan gazetesi, Seren Bayar ve Serkan Alan’ın sorularını duvardan yanıtladı. Deprem bölgesi sakinleri, “İlk 48 saatte ne oldu? Neden kimse önlem almadı? Gönüllüler neden AFAD tarafından organize edilmedi? Askeri personel, madenciler neden seferber olmadı? Enkaz altında insanlar ölürken neden ekipmanları seferber etmediler? İlk 48 saatte ne bekleniyordu, brifing kimden bekleniyordu? Mesela Milli Savunma Bakanına soralım; o sabah TSK personeline harekete geçme talimatı verdi mi, aldı mı? Söylenmesine gerek kalmadan yön veremez mi?” Kendisine sorular sorduğunu söyleyen Babakan, “Bu 48 saati çok iyi bir şekilde atlatmalıyız” dedi.

“Merkezi yönetim bu işi tek başına yapamaz, paylaşarak yapmalı”
Babala’nın kurucusu Oğuzhan Uğur’un ve AHBAP dayanışma derneği kurucusu Haluk Levent’in ününe yetkililerin dayanamadıklarını söyleyen Babacan, “Merkezi yönetim bununla tek başına baş edemez. İmkansız. Bunu paylaşarak yapmak zorundalar.”

DPN İÇİN YARDIMI ÖNLEYİN

Babacan, HDP’nin yardım kuruluşlarını yürüttüğü kriz koordinasyon merkezlerine kayyum atanmasına ilişkin de görüşlerini dile getirdi:

“Malatya’nın Doğanşehir bölgesine, Alevi vatandaşlarımızın yaşadığı Cumhuriyet Örnek Köyü’nün bulunduğu yere gittim. Orada Dzhemevi bir depoya dönüştürüldü. Yardım Türkiye’den veya yurt dışından geliyor. Bunları en uzak köylere dağıtan bir merkez oluşturmuşlar. İlk şikayetleri, gelen kamyonlar dolusu insani yardıma el konulmasıydı. “Kamyon Almanya’dan geldi ve onu kimin gönderdiğini bilmiyorum.” Olur mu? O bir erkek, o da bir erkek. Terörle ve terör örgütleriyle mücadele edecekseniz buyurun. Bugün mecliste grubu olan ve genel başkan yardımcısı olan bir parti var. Cumhurbaşkanı yardımcısının konuşması olmadan konuşamayan iktidar partisi milletvekilleri var. Bu partinin milletvekillerinin yanında oturmuyor musunuz? Bu siyaset değil mi? Bunu HDP yönetiyorsa, engellemek ne demek? Yardım eden insanlar aynı zamanda yardıma ihtiyacı olan insanlardır. Gitmek. Eğer müdahale ederseniz, bu siyasettir.”

Seçim Ertelemesi

Babacan, AKP üyesi ve eski TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın seçimlerin ertelenmesi çağrısına da dikkat çekti:

“İlk iki hafta bu tartışmaya girmeyi veya başlatmayı utanç verici bulduk. Sorana kadar hiçbir şey söylemedik. Ancak seçim öncesi tartışmaları başlatan hükümet oldu. Bu açıklamaları parti içindekiler yapmıyor mu? O zaman susmalarını söyle. Ya da sadece açıkla ve sus. Muhalefet partilerinden bir şey çıkmadı, iktidardan bu tartışma çıktı. Son Altılı Tablo toplantısından sonraki açıklamamıza bakın. Orada seçimin adı bile açıklamada geçmiyor. Çünkü bu doğru değil. Ama bu tartışmayı hükümet başlattı. Sorulduğunda ne dedim? “Anayasal hükümler açık. Yapılması gereken her şey yapıldı” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarına tepkiler: Bu eleştiri değil, küskünlük, kin ve hakarettir.
AKP Genel Başkanı ve Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın süreçte muhalefete yönelik açıklamalarına ilişkin Babacan, “Bu eleştiri değil, kin, nefret ve hakarettir. Öfke, hakaret ve tehditler metni bırakır bırakmaz veya yönlendirici okur. Metni yazan arkadaşlar bu konunun ciddiyetini muhtemelen biliyorlar, yazıya koymuyorlar ama yazının dışına çıkınca içindekiler ortaya çıkıyor. “Çadır yok” ya da “yiyeceğin ulaşamadığı yerler var” diyorsa, bu kasaba halkının çığlığıdır. Muhalefet partileri elbette bu protestoyu seslendireceklerdir. Aslında bunlar muhalefete değil, milletin kendisine hakarettir. Yardım isteyene hakaret ediyor. Bulunduğunuz konum hakaret etmenize ve şikayet etmenize izin vermiyor. Bulunduğunuz konum ihtiyaçlarınızı karşılayabilecek güçtedir. Onun için buradasın. “Bu insanlar onu onun için seçti” dedi.

ÇOK KALIN BİR DEFTERİMİZ VAR

Muhalefetin eleştirilerini hükümet temsilcilerinin “Not alıyoruz” açıklamasına değinen Babajan, “Çok kalın bir defterimiz var. Günü geldiğinde bunların hepsi yapılacak” dedi.

EMEKLİ OLMASI GEREKEN BİRİ VAR

Babacan şöyle devam etti:

“Bu sistemde o kişi talimat vermedikçe kimse parmağını kıpırdatamaz. İstifa gerekiyorsa istifa etmesi gereken bir kişi vardır. Aksi halde sorumlu olduğu kurumla ilgili yetki, güç, bilgi ve becerisi olmayan bir kişi istifa ederse, istifa etmezse ne olur? Mevcut hükümet sisteminde istifanın bir anlamı yok. Tüm yetki ve sorumluluk bir kişiye aittir. Bir kişinin emekli olması gerektiğinde yapması gereken iş. Suçu kimseye yüklemeyin. Emekli olsun ya da olmasın ilk seçimde halk kovulacak. Hayır diyecek. “Bütün gücü aldın, yapamadın” diyecek. İstifaya gerek yok, milletin onu Seçim Günü görevden alması en iyisi.”

Babacan, unsurların aşılması için bir çalışma grubu oluşturacaklarını ve “hükümete öneriler ve yapılması gerekenler” başlıklı bir rapor hazırlayacaklarını söyledi.

ALTI MASADA TOPLANTI

Babadzhan, Altyla Mas’ın şu eserleri hakkında da şu bilgileri aktardı:

“Son görüşmemiz deprem konusuna ayrılmıştı. Bundan sonra bir sonraki toplantımız olağan bir toplantı olacak. Deprem, gündemimizin çok önemli bir maddesi olmaya devam ediyor. Sayın Temel Karamollaoğlu, her toplantıdan önce olduğu gibi gündemi görüşmek üzere bizimle seyahat edecek. Gündemde doğal olarak hem aday adaylığına ilişkin konular hem de seçimlerde işbirliği modelleri yer alacaktır. Bu gündemi Sayın Karamollaoğlu’nun ziyareti sırasında ele alacağız.”

Babajan: 2 Mart toplantısında liderlere cumhurbaşkanı adayı önerecek misiniz? Soruya: “Sayın Karamollaoğlu’nun ziyareti sırasında öncelikle partimizin tutumunu aktardık. Çünkü birkaç aşamadan oluşan bir dizi kurulum tanımladık. Ona orijinal konumumuzu verdik. Ancak bu müzakereler tamamlanmadan bu ara pozisyonları tartışmak işin özeli gereği çok doğru değil. Bu kararların zamanında alınmasını temenni ediyoruz” dedi.

İlginizi Çekebilir