Ahbap’ın kurucusu Haluk Levent, “Bu sistemi kimse bilmiyor. AFAD da para ve faturayla Kızılay’dan çadır alıyor. AFAD yetkilileri yalanlasın. Yurt dışına ihraç edilecek çadırların satılması gerekiyorsa AFAD para karşılığı da alıyor. Muhasebe var. Kızılay’dan konserve barbunya aldık. Bu benim için? Bir dakika bile önemli.” söz konusu.
Depremin ilk anıyla ilgili konuşan Levent, “Depremin olduğu ilk gün depremden 3 dakika sonra uyandım. Bu havaalanlarını aradım, uçak yok, sabah uçtum. Akşam geç saatlerde zor koşullarda Hatai’deydim. Gittiğimde çok acı bir manzarayla karşılaştım. Ses ve çığlık. Çığlıklar her yerde. Sadece enkaz altında kalanların değil, dışarıdakilerin de enkaz altında kalanlara ulaşamadığı için haykırışları. Çok üzücü bir tablo” dedi.
“AFAD İLE 4 YILDIR İŞBİRLİĞİ YAPIYORUZ”
Levent konuşmasına şöyle devam etti:
“Kış ayı geldiğinde ilk yaptığınız şey, önce bir çadır. Ayrıca elbette elimizdeki tüm imkanlara sahibiz. Kamyonlar bizi takip etmeye başlıyor. 4 kamyon dolusu gıda paketimiz vardı ve hemen geldiler. Deprem o kadar şiddetliydi ki daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Bu çok acı verici. Depremin 2. ve 3. günü genel koordinasyon, çevre ve hayvan koordinasyonu, ihtiyaç tespit ekibi, bireysel ve kurumsal bağışlarla iletişim, whatsapp destek hattı, AHBAP acil durum onayı, sosyal medya onayı, yazılım araştırması ve bilişim konularında notlar aldım. Yıllardır anayasamız bu. İlk üç gün içerisinde hemen inşaatına başladık. Orada devlet kurumlarıyla hareket ederek buralara kadar geldik. AFAD ile işbirliği protokolümüz var. Elazığ depreminde oradaydık, Giresun’da sel oldu, ardından İzmir’de deprem oldu, ardından Marmaris’te yangın çıktı. Hepsinde devlet kurumlarıyla çalıştık. Her şeyden önce bu yanlış bilgilendirme AFAD ve iki ayrı kurtarma ekibiydi. Bunun düzeltilmesi gerekiyor, üzgünüm. AFAD devlet, devlet AFAD, biz STK’yız, arkadaşlar gerçekten STK’larla rekabet etmeli.
Adam bir arama kurtarma ekibi değil, bir arama kurtarma ekibini destekliyor. AFAD ile 4 yıldır işbirliği yapıyoruz. Çok iyi organize olduk. Devlet kurum ve kuruluşlarıyla temasa geçtik. Her depremde üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. STK’lar AFAD ile bir işbirliği protokolü hazırlar. Devlet AFAD, biz bir sivil toplum kuruluşuyuz. Devletle nasıl rekabet edebiliriz? İnsanlara ancak el ele yardım edebiliriz.
“HÜKÜMETE KARŞI HİÇBİR ŞEYİMİZ YOK”
Levent, Ahbap zulmüne de değindi: “Okyanus ötede raporlar yazmaya başladı, devlet yok, dost var. Nedir bu kötülük. Biz bir derneğiz, orada 30-40 kişiyiz, AFAD yüz binlerce kişi. Devletle nasıl rekabet edebiliriz! Bunu burada kaç kez söyledim, zaten 4 yıl önce AFAD ile yaptığımız çalışmaları yazdım ve yazdım. Beni AFAD ve Dude ile nasıl karşılaştırırsın! Bilhassa bazı hesaplar devlet yok dedi dostum benim için amaca gelip devletle çalışmıyorum ve sonuç olarak itiraz edebiliyorum. Kesinlikle böyle bir şey yok. Bizim devlete karşı bir derdimiz yok” dedi.
“BÜTÜN DEVLET ORADA”
“Hükümet bir, devlet başka” diyen sanatçı, “Diyorlar ki kimse yoktu, vardı. Burada adil olmalısın. Burada insanların çalışmalarını görmezden gelemezsiniz. Arama kurtarma çalışmaları yapıldı ama yeterli olmadı. Çünkü binalar bir anda 8 yerde çöktü. Hükümet yetkililerinin de bunu beklediğini sanmıyorum. Kamu ile yönetim arasındaki tartışmalara bırakın, benim dernek başkanı olarak söyleyeceklerim bu kadar. Devlet bakan değil, bizim cumhurbaşkanımız da değil, devlet her şeydir, belediye başkanı enkaz altında kalan halktır, biz de devletiz. Devlet başka, devlet başka. Bütün devlet oradaydı. Oh, hiçbir şey yapamadı, bu benim konumum değil. Yanlış anlaşılmasın, arabayı sürerken Hulusi Akar, Mehmet Ersoy ve Fahrettin Koca’yı gördüm. Onu görmediğimi mi söylüyorsun? kullanılan ifadeler.
“AHBAP’IN DEVLET KURUMLARIYLA SORUNU YOK”
Zulümle ilgili konuşan Levent, şunları söyledi: “Devlet Bahçeli MHP’de ceza aldı. MHP’nin bütün teşkilatlarıyla görüştüm, kimsenin benimle bir derdi yok. Benim siyasi partilerle alakam yok. Bunun hesabını sonraya bıraktım çünkü artık bunları konuşmanın bir yolu yok. Çünkü deprem anında canlarla uğraşıyoruz. Siyasi tartışmalara girmek istemiyorum. AKP’li il başkanı bir tweet yazdı, sonra sildi. Burada bu hesapların kendilerine yer açmak istediği ve sürekli yalan söylediği yönünde bir görüş var. Adamın devlet kurumlarıyla bir sorunu yok. Birkaç gün önce sorunlar yaşamaya başladık, bakanlarımızla görüştük, çözdüler. Devletin seviyelerine alışkınız. Muhalefetle de, devletin kademeleriyle de aynı derecede dayanışma içindeyim. Arkadaş bir hayır kurumudur, siyasi bir kişi değildir” dedi.
“AFAD DA PARA İLE ÇADIR ALIYOR”
Levent, Kızılay’dan çadır alan bir arkadaştan bahsederken şu ifadeleri kullandı:
“Maalesef deprem anında insanımızın çoğu seferber oldu. Şimdi onlara deli Türkler diyorum. Ülkemizde hangi milletten yaşarlarsa yaşasınlar Türk kavramı var, ben onlara deli Türkler diyorum. Ama zalim insanlar da var. Örneğin ellerindeki mülkü yükselen kiralardan korumak için. Depremin ikinci günü çadır bulamadık. Birkaç arkadaşımız var, geceleri dışarı çıkıyoruz. Ulaşılamayan çok yer var, aileleri rahatlatmak için oraya gidiyoruz. Enkazdan gelen gürültüyü hala duyabilirsiniz. Geceleri yalnız kaldığımızda ağlarız. İnsanlar dışarıda yağmurda donuyor. O zamanlar çadır bulamamıştım. Çadır yok. Bakın bu buluntular birkaç gün önce gelmeye başladı. Arkadaşlar internet sitelerinde Kızılay’ı çadır satarken görmüşler. Kişisel değil. Ankara Eczacılık Odası bile satın aldı. Neden anlamıyoruz? Şimdi öğrenebilir miyim? 2050 çadırın ihracata hazırlandığını hemen öğrendik. Kızılay iştirakleri piyasada çadır satışı ile tanınmaktadır. Depremin ne zaman olacağı bilinmiyor. Şu anda hiçbir şey düşünemiyorum. Orada insanlar ölüyor, dışarısı titriyor. Oradaki insanlara çadır götürmem gerekiyor. 20000r alırdım. Müsait mi? Uygun. 19 bin liranın üzerine alabildik. İndirim almayı başardık. 19 binden fazla artı KDV artı kargo 22 bin lirayı bulabiliyor. Geçen yıl Fransa’dan helikopter getirdim, 1 milyon euro verdim, çok işe yaradı, devlete kaynağında vergi olarak 200 bin euro verdim. Onu devletin hizmetine sunmuş olmama rağmen.
Sistemi kimse bilmiyor. AFAD da para ve faturayla Kızılay’dan çadır alıyor. AFAD yetkilileri yalanlasın. Yurt dışına ihraç edilecek çadırların satılması gerekiyorsa AFAD para karşılığı da alıyor. Muhasebe var.
Kızılay’dan konserve barbunya aldık. Bu benim için? Bir dakika bile önemli. Kızılay liderliği bir karar verir ve parayı iade eder. Tanımıyorum onu”.
Ne oldu?
Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel, deprem bölgesine müdahale etmemekle suçlanan kurumlardan Kızılay’ın depremin üçüncü gününde Ahbap’a çadır sattığı iddiasını köşeye sıkıştırdı.
Murat Ağırel, Kızılay’a şu suçlamalarla seslendi:
“6 Şubat’ta Kızılay’ın kaç çadırı oldu? Kaç çadır kurdu? The Dude adlı bir organizasyona çadır mı satıyordu? Satış tutarı nedir ve tutarı nedir? Çadırlar başka kurumlara satıldı mı? Kızılay hangi vakıf ve derneklere gıda yardımı yaptı? Miktar ne kadar?
Kızılay açıklamasında miktar belirtilmezken çadırların hammadde bedelinin Ahbap’tan alındığı kabul edildi.
BİR ARKADAŞI DA KIZILAY’IN ÇADIR SATTIĞINI DOĞRULADI
Ahbaplar derneği, Kızılay’ın depremin üçüncü gününde derneğe çadır sattığı iddialarına ilişkin dün bir açıklama yaptı. İddiaları doğrulayan dernek, “Arkadaşlarımız Kızılay’ın iştiraki olan Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş ile görüştüler. 2 bin 50 çadır olduğunu öğrendiğimiz çadırlar için hemen sözleşme imzaladık ve ertesi sabah 2 bin 50 çadırı deprem bölgesine gönderdik.”
Ahbap’ın Twitter üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Kahramanmaraş’ta 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve toplam 10 ili etkileyen depremden etkilenen vatandaşlarımızın çadır ihtiyaçlarının karşılanması için tüm ülke seferber olmuş ve Birliğimiz yurt genelinde çadır imalatçı firmalar ile temasa geçmiştir. .
Fakat; Depremin 10 ili etkilemesi ve yıkımın had safhada olması nedeniyle ülkemizdeki tüm çadır imalatçılarının mevcut stokları vatandaşlarımızın mağduriyetini gideremez hale geldi.
O sırada görüştüğümüz firmaların deprem bölgesine sabah gönderebileceğimiz çadırları yoktu. En erken 1 hafta içinde büyütürler.
Arkadaşlarımız Kızılay’ın iştiraki olan Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş ile görüştüler. 2050 çadırımız olan çadırlar için hemen sözleşme imzaladık ve ertesi sabah 2050 çadırı deprem bölgesine gönderdik. Çadırlar 2 bölgeden olacaktır. Erzincan’dan başta en yakın illerimiz olan Adıyaman ve Kahramanmaraş’a olmak üzere 1232 çadır (8 tır); Ayrıca 10 Şubat’ta Ankara’dan Hatay’a gönderilmek üzere 918 çadır (8 tır) yüklendi ve aynı gece dağıtıldı.”
İlginizi Çekebilir
- 2008 krizi tekerrür mü ediyor?
- BALKAN | DSÖ, Çin ile COVID-19 hakkında veri paylaşımını memnuniyetle karşılar
- Canlı yayında: Millet İttifakı başkan adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay’da TBMM’de konuşuyor
- Şanlıurfa’da şiddetli yağmur; vatandaşlar kepçelerle tahliye edildi
- İstanbul ve Ankara’da FETÖ operasyonu: 11 kişi gözaltına alındı
- Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin lambalı simitleri depremzedelere teslim edildi
- Hatay’da 105 kişinin hayatını kaybettiği Rende kompleksinin bulunduğu yerin sahibi Arif Sami Rende tutuklandı.
- CHP lideri Kılıçdaroğlu: Artık hiçbirimiz eskisi gibi değiliz
- Depremzedeler için Adalet Bakanlığından Mirasçılık Belgesi
- BALKAN | UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek final ve yarı final eşleşmeleri belli oldu