İçişleri Bakanı Soilu’dan HDP Açıklaması: Anayasa Mahkemesi’nin kararı geçersizdir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Diyarbakır anaları Allah’ın izniyle HDP’yi kapattı. “Anayasa Mahkemesi’nin kararı geçerli değil” dedi.

Soylu, AK Parti Bayrampaşa’nın sahur programına katıldı. Muhalefeti eleştiren Soylu, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için şunları söyledi: “Kılıçdaroğlu, hükümeti değiştireceğiz diyor. İnsanların seni değiştireceğini anlamıyorsun. “Bazıları en son öğrenecek ya da onların başına gelecek, sanırım en son öğrenenlerden biri olacak ve kendini değiştirecek.”

“BACAKLARINI KIRACAKSIN DEDİM, KÖTÜ Mİ?”

Uyuşturucuyla mücadele yöntemleri hakkında da konuşan Soylu, daha önce “Ayağını kır” dediği ifadeyi tekrarlayarak, şunları söyledi:

“Terörle mücadele ettik, başardık mı? İşte kayıt oluyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde dünya teslim olurken bu ilacın kökünü kazımak bizim bu millete karşı onur görevimizdir. Hiç hasta olmadık. Eskiden okulların önünde uyuşturucu satıcıları vardı. Bunu ölüm günü 941’de söyledim. Çünkü sorunlarımızı herkesle paylaşmamız gerekiyor. Parayı nereden buluyorlar? Veya satacak. Ya annesine ya da babasına soracak ya da hırsızlık yapacak. Beni kınadılar. Ne dedim? “Okulların önünde bizim çocuklarımıza uyuşturucu satan birini görünce bacağınızı kırın” dedim. Bu kötü bir şey mi? Dünyanın en güçlü gücü olarak bu mücadeleyi veren ülkeyiz. Biz Müslümanız. Bizler büyük bir medeniyetin evlatlarıyız. Çocuklarımızı uyuşturucuya, Batı’nın düzeni bozan taktiklerine kaptırmıyoruz. Bu çok basit.”

“SORUN BU”

Soylu, Cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a cumartesi akşamı Bayrampaşa’da sahur programına katılacağını söylediğini söyledi. 1950 genel seçimlerinde “açık oy, gizli tasnif” olduğunu söyleyen Soylu, şunları söyledi:

“AKP ve bu kadroların tam 21 yılı Türkiye’de büyük devrimin altına imza attı. Onu bırakmasaydın, Amerikan büyükelçileri bazen bir tık ile çıkıp bir şeyler söylerdi. Hükümetin kimyası çöküyordu. Değil mi? Hükümetiniz kim? Yani şimdi Amerikan büyükelçiliği bir yana, Türkiye’de kimse Amerikan başkanını sallamıyor. AKP Türkiye’yi bu noktaya getirdi. Bu onların dersi. Birçok denemeden geçti. 27 Nisan’da denendi. Muhtara verdiğinde demokrasi tarihimizin belki de en belirgin görünümü ortaya çıktı. Gezi olaylarında faiz 3.5-4 müydü? Ne dediler? İstanbul Havalimanı’nı buraya yapmıyorlar. Neden? Çünkü dünyanın en büyük istasyonlarından biri olacak. Ortadoğu, Afrika, Avrupa dünyanın en önemli istasyonlarından biri haline gelecek. Avrupa’nın pabucu fırlar, yapmayın. Bunu kime anlatıyorlar? Bu ülkede büyüyen çocuklarımız. Bu doğru? İkincisi Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yapmayın. Neden olmasın? Çünkü tır ve tırlarımız şehir dışından geçerse ticaretimizi daha rahat yapabiliriz. Üçüncü bir köprüye ihtiyacımız var. İstanbul sıkıştı. Biz? İstanbul havalimanını yaptık mı? Biz yaptık.”

‘O ARADI’

Soylu, yaptığının engellendiğini iddia etti. Enerji alanından bahseden Soilu, şöyle devam etti:

“Tamamen bağımsız olmak istiyorsanız en önemli konulardan biri enerji. Türkiye nükleer santral kuracak. Mersin’e nükleer santral yapılacak. Tayyip Erdoğan kararı aldı ve imzaladı. Size muhtıra veriyoruz, yapmayın diyor. Neden? Onun için insan eli açacağız. Ama tabi bu insanların çok çalıştıklarını, dualarının bereketli olduğunu bilmedikleri için. Sakarya gaz sahasından doğalgaz çıkmasını beklemiyorlardı. Hesap yapsalardı belki de kazıların önünü keserlerdi. Aynı zamanda terörü de bir taraftan ateşledikleri için. Gabar’ın Bayrampaşa’da terörden arındırılıp orada yaşamasını uman Esma Çevik, kızımızın adını taşıyan bu kuyulardan fışkıracak ve bu kaliteli petrol çıkacaktır. Yani bu şekilde işlenen bir rafineri yağı değil. Bırak çalışsın. Bu kalitede petrol üretileceğini hesaplayamadılar. Hesap yapsalar Amerika bir şekilde bu makineyi farklı bir noktaya geliştirmek isteyebilir. Şimdi Avrasya’ya itiraz ettiler. Peki Avrasya bugün çalışıyor mu? Marmaray’a itiraz ettiler. Bugün çalışıyor mu? Kuzey Marmara yoluna itiraz ettiler. Hepiniz su kütlelerinin orman olduğunu hatırlıyorsunuz. Peki işe yarıyor mu? Her şey çalışıyor. Adı ne biliyor musun? O denir. dedi.

“HERKES NE DİYOR?”

İktidarın sokağa çıkma yasağı girişimleriyle nasıl yüzleştiğini yineleyen Soylu, Kılıçdaroğlu ile Erdoğan’ı karşılaştırdı: “Bütün bu altyapıyı hayata geçirdik. Bölünmüş yollarından otobana, otobana. Diğer yüklere kadar, aynı zamanda tünellere kadar. Bütün bu altyapıyı kurduk. 81 ildeki üniversitelerden 56 ildeki havalimanlarına Türkiye bambaşka bir tabloya girdi. Gezi olaylarına rağmen. Neye rağmen? Yine de 17-25 Aralık’ta başka bir sınavla karşılaştık. Neye rağmen? 6-8 Ekim olaylarında ülkemizin bir kısmını yerle bir etmelerine rağmen şimdi mesela deprem evlerinden bahsediyoruz bu doğru mu? Hazır. Bunu Kılıçdaroğlu yapıyor diyen var mı? Konuşan var mı? Tayyip Erdoğan bunu yapamaz diyen var mı? HAYIR. Herkes ne diyor? Yaparsa patron yapacağım diyecektir” dedi.

Soylu’nun performansından öne çıkan diğer bölümler ise şöyle:

ADAMIN KAFASINDAN ÇIKACAKLAR.

“Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan sayesinde Ayasofya’da sadece namaz kılmıyoruz. İnsanlar ibadet etmez. Ayasofya ile barış bayrağını dalgalandırdık. Ne yaptın? Tayyip Erdoğan ne yaptığını biliyor. Hayal bile edemeyeceğimiz olaylardı bunlar. Herkesin birbirine susmasını, konuşmamasını söylediği olaylardı bunlar. Otomobil üreteceğiz. Türkiye’de kim araba yapacaksa insanın altını üstüne getirirdi.

KEMAL BAY DİYECEĞİZ

Bugün Kılıçdaroğlu, “TOGG ile geziyorlar, siyaset yapıyorlar” diyor. Kılıçdaroğlu ben size söylüyorum milletimizin öyle güçlü bir vizyonuyla bu seçimi kazanacağız ki bu millet Kemal’e veda edecek. Gitmemiz söylendi. Biz gidiyoruz ama kim gelecek? Her belediyede LGBT bürosu oluştursak bile bu milletin aile yapısını bozmaya çalışan bir kişi, bizim aile yapımızı bozmak isteyen ve özellikle LGBT bireylere karşı yapılan her şeyin yasaklanacağını söyleyenler. yetkililere gelirler. o zaman evinde baştan başla kardeşim. Bu ulusun dünyasıyla, ailesiyle ve aile yapısıyla ne yapıyorsun? Kendi evinizden başlayın. Eşcinsel evlilik istiyorsanız, evinizden başlayın. Neden bu millete zulmediyorsunuz? Neden İslamımıza, inancımıza, değerlerimize, milliyetimize, örf ve adetlerimize zulmediyorsunuz? Bu işle ilgileniyorsanız. Hadi belediyeleri yapsalar. Biz o şansı vermiyoruz. Biz gideceğiz. Bu LGBT insanlar gelecek. Kendi cinslerinden biriyle evlenmek isteyenler gelecek. Tövbe et Estakhfurulla.”

BİZ GİDECEĞİZ AMA KİM GELECEK

Gideceğiz, tamam, gideceğiz. Kim gelecek? Kuzey Irak’ta faaliyet gösteriyoruz, değil mi? Kuzey Suriye’de de faaliyet gösteriyoruz. Neden? Terörist bir devlet yaratmak istiyorlar. Nerede? Harbük’ten Hakkari üzerinden Hatay üzerinden Afrin’e terör devleti. inşa etmek istiyorlar mı? Başlarında kim var? Amerika. Erkeklerdeki askerler Amerikan bayraklarıyla duruyor. oraya çağırırlar Ve adamlarını etkisiz hale getirdiğimizde onlarla birlikte ağlıyorlar. Birbirlerine çok inandılar. Neye inanıyorsan ona inan. Topun birleşti, Çanakkale’yi geçemedin. Birlik oldunuz, ne kadar inansanız da bu ülkeyi ele geçiremediniz.

DEAR ONE RESTORE OLDUĞUNDA NE OLACAK?

Kılıçdaroğlu ne diyor? Diyor ki ‘ameliyat olmayacak’ diyor, nerede olmayacak? Kuzey Irak’ta. Nerede olmaz? Suriye’de. Güvenli bölge haline getirdik. Şu anda aşağı bölgelerden 6 milyon Suriyeli oraya geliyor. Onlar için briketler yaptık. 100 bin yetmedi, her türlü sorunu çözüyoruz. O ne olacak? PKK’dan kaçmak için. Gerçekten mi? IŞİD’den kaçtıkları için oradalar. Rejimden korktukları için oradalar. Onlar da 6 milyon kişi Türkiye’ye gelecek. Bakın, Türkiye şu anda büyük tehlikede. HDP’nin veya PKK’nın cumhurbaşkanı adayı var mı? HAYIR. Peki kimi destekliyorlar? Bütün Türkiye bunu biliyor mu? Herkes biliyor mu? Ve bunu açıkça yapıyorlar. Ondan sonra da Kuzey Irak ve Suriye’deki operasyonların tamamlanacağını söylüyorlar. İç güvenlik işlemleri tamamlanacak. Orada kayyumlar gidecek, kayyumlar gidecek, ne olacak? Biz CHP’li belediyede görevliyiz, kayyum atar mıyız? Başka partiler mi veriyoruz yoksa kayyumlar mı atıyoruz? HAYIR. Kim kendi belediyesinde teröre para harcıyorsa bu Diyarbakır anneleri neden orada yaşıyor?”

KARARA YETKİ YETKİ YOK

“Sana bir şey söyleyeyim. Diyarbakır Anneleri Allah’ın izniyle HDP’yi kapattı. Anayasa Mahkemesi’nin kararı geçerli değil. Diyarbakır Anneleri Anayasa Mahkemesi’nin önüne oturdu HDP’yi öne seçmediler. HDP binasının ne yapacak şimdi tutsaklar diyor tutsak kim diyor apo esarette köy esaret doğru mu pkklılar tutuklu ne yapacaklar serbest bırakacaklar 15 Temmuz darbesini yapanları serbest bırakacaklar, yetmiyor, 2 yıldır her yeri arşınlıyorlar, yani darbe yapanları devlete iade edecekler. Bu talimatları net planlarla kim veriyor, yanlarında oturdukları elçiler tarafından veriliyor, önlerinde bacak bacak üstüne atıyorlar, ellerini bağlıyorlar, bu talimatı alıyorlar, ben de onlara cevap veremezler diyorum. bu adamı, bu elçiyi gönderdi. Adam söyledi. Ben ürünü listeledim. Göndermedim diyemez. Göndermedim derse, onu neyin beklediğini biliyordu.”

BUNLAR BAŞKAN OLMAK İSTEMİYOR

Türkiye pazarına giriyorlar. Başkan olmak istemiyorlar. Koloninin valisi olmak istiyorlar, bu kadar basit. Bu süreçte her birinin özgürlük ve bağımsızlıktan nasibini almadığı çok açıktı. Ve biri bana diyor ki, işte o altı kişilik masa, hani birbirlerine vurdular, tartıştılar, masa diğer tarafa battı. Aday açıklama yaparken yüzü çarşamba pazarına dönmüş gibi oldu. Bu doğru değil mi? Peki ne diyor? Sorunları seçim sonuna kadar dondurduğunu söylüyor. Çünkü seçimler bittikten sonra da mücadeleye devam edecek. O zaman nasıl hükümet olacaklar? At ticareti yapacaklar. Konuşuyorum. Dünyada birlikte olduğu herkesi becerdi, herkesi sattı. İyi biliyorum diyorum. Bana inanmıyorlar. Sonra kendilerine gelince Süleyman Soylu’nun haklı olduğunu söylüyorlar. iyi bildiklerini söylüyorlar.

SALGINI GÖRDÜK

Tayyip Erdoğan bütün dünyaya, bu millete, bu ülkeye, etrafımızdaki bütün coğrafyaya, demokrasi nedir, özgürlük nedir, eşit vatandaş nedir gösterdi. Yaptığınız vasiyetlerle tüm bu zorluklara rağmen. Kılıçdaroğlu ne diyor? Şehir hastanelerini çöpe atmayın. Ne oldu? Salgını birlikte gördük mü? görmedik mi Bunu görmedik mi? Salgında Amerika’dan ya da üzerinde büyüdüğü Avrupa’dan bahsediyorlar. İnsanları hastanelerine yetiştiremediler, yaşlılarını ölüme terk ettiler. Allah polisimizden, jandarmamızdan, hocamızdan, imamımızdan razı olsun. Devlet görevlilerimiz vefa gruplarıyla büyüklerimizin evlerine gittiler. Maaşlarını aldılar. Market alışverişi yaptılar. Alışverişlerini eczaneden yaptılar. Neye ihtiyaçları olduğunu gördüler ve görmeye devam ediyorlar. Bu çok basit. Ölüleri hastanelere doldurup morglara koydular. Tayyip Erdoğan’ın yaptırdığı 5 yıllık hastanelerde halk, “Allah bu devletten ve Tayyip Erdoğan’dan razı olsun” dedi.

İlginizi Çekebilir