Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Siyaset gidişatı döndürme aracı değildir. Siyaset insanlara hizmet için bir araçtır. İnsanlara hizmet ettikçe büyürsünüz ve insanlara hizmet ettiğinizde görevinizi yaparsınız. Bu nedenle insanlara hizmet etmeyi Allah’a hizmet etmek gibi kutsal bir görev olarak görüyoruz” dedi.
Kılıçdaroğlu, Çanakkale’nin Barbaros ilçesinde düzenlenen sokak yemeğine katıldı.
CHP genel başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Efendim, herkese afiyet olsun. Temiz bir kalbe sahipseniz, tüm dualarınız duyulacaktır, çünkü Yüce Yaratıcı iyilik için, güzellik için, adalet içindir ve hepimize adaleti, bu dünyada adaleti, sevgiyi ve hoşgörüyü ilham eder.
Bu ülkede, cennet gibi bir ülkede huzur içinde yaşamak istiyoruz, birlikte yaşamak istiyoruz, dost olmak istiyoruz, hüzünlü günlerimizi paylaşmak istiyoruz, mutlu günlerimizi paylaşmak istiyoruz. Bu nedenle birlikte olmanın, birlikte olmanın, yani acıda ve sevinçte birlikte olmanın tüm güzelliklerini yaşamalıyız. Çok bölündük, kavga edecek noktaya geldik, birbirimizin kimliklerini, inançlarını sorgulamaya başladık. Türkiye buradan gitmeli. Herkesin kişiliğine, herkesin inancına, herkesin yaşam biçimine saygı duymalıyız. Yani bizim sorunumuz şu ki, eğer bir genç işsizse ve iş bulamıyorsa, o zaman politikanın sorunu bu sorunu çözmektir, görevi bu sorunu çözmektir. Dolayısıyla bunu yaptığımızda daha hoşgörülü, dayanışma kültürü, acıyı da sevinci de paylaşan güzel bir toplum yaratmış olacağız.
Kadınların hakları var, kadına şiddet var, bu bizi derinden yaralıyor, inşallah bunu hep birlikte, birlikte bitiririz. Bu ülkede şiddet olmamalı, aksine sevginin egemen olduğu bir Türkiye inşa etmeye çalışıyoruz.
Adalet… Mevlânâ der ki: “Adalet kutup yıldızı gibidir, hareketsiz durur ama bütün kainat onun etrafında döner.” Bu yüzden adalet çok asil bir kavramdır. Bir anlamda insanlık tarihi, aslında Adem’den bu yana verilen adalet mücadelesinin tarihidir. Bu nedenle insanlık tarihinin hemen her döneminde insanlar adaletten söz etmiş ve adalet talep etmiştir. Bugün en çok ihtiyacımız olan şey adalet. Bir çocuğumuz aç yatıyorsa bilmeliyiz ki bu ülkenin bütün çocukları aç. Bir aile elektrik faturasını ödeyemediği için karanlıkta kalıyorsa, tüm aileler karanlıkta kalsın. Bu nedenle dayanışma kültürümüzü beslemeli, bir arada olmalı, birlikte olmalı ve güçlü olmalıyız.
senden istiyorum “Bu ayın 14’ü yani 14 Mayıs işim yoğun, sandığa gitmeyeceğim” demeyin. Sandığa gidin, oyunuzu kullanın. Tek bir şey istiyorum, istediğim her şey; elini vicdanına koy ve sesini ona göre kullan. Tekrar edeyim, defalarca söyledim, tekrar edeyim; Doğru yiyene oy vermeyin arkadaşlar. Değerli kardeşlerim doğru yiyene oy vermeyin. Kul hakkını yemek en büyük günahsa, Cenâb-ı Hak, “İşte bu, en büyük günahtır” buyuruyor, öyleyse bu büyük günahı işleyenlere oy vermeyin. Çünkü en büyük günah bir insan hakkıysa, bir insan hakkı varsa, bu günaha alet olanları, günah işleyenleri uzak tutmalıyız. 2400 yıl önce Platon demiş ki, bu topraklar 2400 yıl önce büyümüş bir bilge adamdır: “Ülkeyi yönetenler yönetirken zenginleşirse, yurttaşların haklarını değil, kendi haklarını korurlar.” Çünkü vatandaşın hakkını değil, hukuku değil, kendi varlıklarını korumaya çalışıyorlar.” Siyaset zengin olma aracı değildir. Siyaset köşeyi dönme aracı değildir. Siyaset insanlara hizmet için bir araçtır. İnsanlara hizmet ettikçe büyürsünüz ve insanlara hizmet ettiğinizde görevinizi yaparsınız. Bu nedenle insanlara hizmet etmeyi tıpkı Allah’a hizmet etmek gibi kutsal bir görev olarak görüyoruz.
Bu arada depremden sağ kurtulan arkadaşlarımız, kardeşlerimiz var, tüm acıları – Ben, Mansur Bey, diğer belediye başkanı arkadaşlarım depremin ikinci gününden beri oradayız, yine bu deprem bölgesinde iki gece geçirdim – Biliyorum çok iyi ne oldu Acı tarif edilemez, bu acıyı ancak depremi yaşayan bilir. Toplum olarak hep birlikte onların yaralarını sarmaya çalışıyoruz, kalbimiz orada atıyordu, hepimiz bir kişinin daha kurtulması için dua ediyorduk. Dayanışma kültürümüzü böyle gösterdik. Şimdi inşallah iktidara geldiğimizde göreceksiniz; Yıkılan tüm evlerini, yıkılan dükkanlarını, yıkılan ahırlarını sıfırdan yeniden yapıp, tek kuruş almadan kendilerine teslim edeceğiz. Bir kuruş olmadan.
Bunu neden söylüyorum? Nedeni şu… Bir kişi, Çanakkale’de bir daire veya dükkan alırken gidiyorsunuz, satış senedine tek bir imza atıp satın alıyorsunuz. Ama bu dükkan veya o daire satışa çıkmadan önce 43 kişi 23 farklı belge imzalıyor. Hepsi memur, mimarlar, mühendisler, jeofizikçiler var, hepsi imzalıyor, hepsi imzalıyor: “güçlü bir ev.” Peki ben bir vatandaş olarak mimar değilim, mühendis değilim, iyiyim, devlet bu yönetmeliklere göre yapıldığını söyledi, her şey yerli yerinde, ben de gidip imzalıyorum. dava. Devlet diyor ki; bu bina sağlam, dükkan sağlam, ben de gidip alıyorum. Bina sonradan yıkılırsa, sorumluluk dükkânı veya daireyi satın alana ait değildir. Anayasaya göre sorumluluk, kusurlu olan idareye ve kontrol etmeyen idareye aittir. Bu kapsamda depremden etkilenen kardeşlerime bir sözüm var, görecekler, dükkânlarını yapacağız, evlerini yapacağız, hepsini teslim edeceğiz, sosyal şartların gereklerini zarar görmeden yerine getireceğiz. bir kuruş almak. Unutmayın kardeşlerim ben gideyim… Mansur Başkan yarın Adıyaman’a gidiyor muyuz? Yarın Adıyaman’a gidiyoruz, aynısını kardeşlerime de söyleyeceğim, onlara da söyleyeceğim. “Şimdi bir ev yaptık, çürüdü, size sattık efendim, size yeni bir ev yapacağız, 20 yıl taksitle ödeyeceksiniz…” Evin olduğunu söyleyen sizdiniz. sağlam ama dayanıklı dediğin için gidip bir bina aldım, şimdi bina yıkıldı, sana bir bina yapacağım, tekrar sana satacağım. Günahım nedir, günahım nedir? Onun için konuştum.
Milletin iradesine inanıyorum, milletin öngörüsüne inanıyorum, hep birlikte sandık başına gideceğiz, oy kullanacağız. Yeni bir Türkiye’yi, güzel bir Türkiye’yi, ahlaklı bir Türkiye’yi, adil bir Türkiye’yi yeniden kuracağız.
İlginizi Çekebilir
- yüzyılın enkazı | Haber sitesi PolitikYol
- BALKAN | Dünya gıda fiyatları Aralık ayında düştü
- KPMG’nin üretken AI raporu bize ne anlatıyor?
- Canan Kaftangioğlu’ndan Muharrem İnce’ye: Kesin hesap yapanlara halk dersi verecek
- BALKAN | Hırvatistan’da Kuna “OUT” Euro “IN”
- YSK seçmen sayısını açıkladı | Haber sitesi PolitikYol
- BALKAN | Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen Suriye’de ölü sayısı bin 602’ye yükseldi.
- Cumhurbaşkanlığı adaylarının sandıktaki yerleri belli oldu
- YSK, Hakan Uzan, Cem Uzan ve Hürrem Ayaz’ın adaylıklarını reddetti
- ataerkil güç hesabı | Haber sitesi PolitikYol