Kılıçdaroğlu’ndan Sadulla Ergin ve Tayfun Kahraman açıklaması

Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, aday listelerine yönelik eleştirilere yanıt verdi. “Başka bir partiden aday olan Sadulla Bey; diğer arkadaşlar da başka partiden aday. Oyların boşa gitmemesi için böyle akılcı bir politika izlendi ve lehlerine çalıştılar” diyen Kılıçdaroğlu, “Dost şehir plancımız Tayfun Kahraman’a çok daha iyi şartlar hazırlayacağız, iktidara geldiğimizde biz de oy kullanacağız. birlikte çalışacak”

Kılıçdaroğlu, Çanakkale’de gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği benzer sözlerle ilgili olarak, “Erdoğan artık ülkeyi yönetemez. Erdoğan’ın yapması gereken sözler vermek değil, hükûmetten şerefle ayrılmaktır. Önceleri hep eleştirirdi ama şimdi dediğimi tekrar ediyor. Çünkü o yönetmeyi bilmiyor ama ben yönetmeyi biliyorum. Ve bunu çok iyi biliyorum” dedi.

Milli İttifak Başkan Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Çanakkale’ye program ziyareti kapsamında; Kaldığı otelde gazetecilerle görüştü.

Soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, milletvekili aday listesi etrafında başlayan tartışmalara ilişkin bir soruyu da yanıtladı: “İlk kez 5 parti parti logosuyla seçimlere katılıyor. Dolayısıyla herkes sadece CHP’lilere katılıyor ve eski “CHP’li değil, nasıl listeye girsin” deme alışkanlığından kurtulamayan bir hava oluşuyor gibi görünüyor. Zamanında olacak. Bugün (dün) geldiler mesela ISI Partisi’nden, Gelecek Partisi’nden, CHP’den milletvekili adayları yan yana sahneye çıktılar. Zamanla her şeyin yerine oturacağını düşünüyorum.”

“OY KAYBETMEMEK ÜZERE MAKUL POLİTİKA SÜRDÜRÜLDÜ”

Kılıçdaroğlu, eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in CHP listesinden aday gösterilmesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Tartışmalar olabilir ama dediğim gibi Sadullah Bey başka bir partiden aday; diğer arkadaşlar da başka partiden aday. Saadetli başta olmak üzere DEVA üyeleri, Gelecek Partisi üyeleri, Demokrat Parti üyeleri, İYİ Parti üyeleri olmak üzere partimizin üyeleri var. Dolayısıyla oyların boşa gitmemesi ve lehlerine işlemesi için böylesine akılcı bir politika izlendi. Onların iç işlerine karışamayız. O zaman büyük bir bela olacak. Bizim iç işlerimize karışamazlar. Onlar ayrı partiler, biz ayrı partileriz. Onlar adaylarını seçiyor, biz de adaylarımızı seçiyoruz. Dolayısıyla birbirimizin alanına girip açıktan ya da örtülü olarak eleştirmek asla doğru olmayacaktır. Onu olduğu gibi kabul ediyoruz.”

“TAYFUN KAHRAMANINA DAHA GÜZEL ORTAMLAR HAZIRLAYACAĞIZ”

Gezi Davası’nda tutuklu bulunan avukat Can Atalay, Türkiye İşçi Partisi’nden (TRP) aday adayı gösterilirken, Kılıçdaroğlu, şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın CHP listelerinde yer almamasına ilişkin şunları söyledi:

“Bu tartışmaları görüyoruz ama iyi şehir plancısı arkadaşımız Tayfun Kahraman için iktidara geldiğimizde birlikte çalışabileceğimiz çok daha iyi bir ortam hazırlayacağız. Onlara da ihtiyacımız var. Şu an en azından cezaevinde olmaları toplum vicdanını rahatsız ediyor. Bu bağlamda kimse üzülmesin. Burada partilerin değil ülkenin geleceğine dair temel kaygılarımız var. 6 parti ana sorunu çözmek için bir araya geldi. Esas olan Türkiye’nin içinde bulunduğu sıkıntıları bir an önce aşmak. Bu arkadaşlarımızla yol arkadaşlığı yapacağız. Kimsenin endişelenmesine gerek yok.”

“ERDOĞAN, İZZET İKBAL İLE BİRLİKTE HÜKÜMETİ TERK ETMELİ”

Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aile destek programı, halka açık söyleşilerin iptal edileceği ve daha önce verdiği sözlerin benzer olup olmayacağı konusunda şunları söyledi:

“Tanıdık geliyor. Gerçek ortaya çıkıyor. Erdoğan artık ülkeyi yönetemez. Dolayısıyla Erdoğan bizi izliyor. Öyle bir noktaya geldi ki, söylediğimiz her şeyi aldık ve “Yapacağım” dedik. Aslında ülkenin kötü yönetildiğini görüyor ve partisi ve milletvekilleri ülkedeki sorunları yakından izliyor. Biz de dikkatle görüyoruz. Erdoğan’ın yapması gereken sözler vermek değil, hükümeti onurlu bir şekilde bırakmaktır. Aslında. Çünkü hem Türkiye’den hem de kendisinden bıktı. Türkiye’yi o kadar yordu ki, Türkiye’yi bir sorunlar yumağına çevirdi. O yoldan çıkamaz. Bu doğrudan birçok soruna neden olur.

“YÖNETEMEZ VE BEN ÇOK İYİ BİLİRİM”

Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sanırım bir yerde hata yaptık. Bu Kılıçdaroğlu doğruları söylüyor ve beni onun söylediklerini tekrar edeceğim noktaya getirdi’; Şey, söylediğimi tekrar ettiğim noktaya geldi. Eskiden hep eleştirirdi ama şimdi az önce söylediğimi tekrar ediyor. Çünkü o yönetmeyi bilmiyor ama ben yönetmeyi biliyorum. Ve çok iyi biliyorum. Ayrıca sorunlu alanları da bilmiyor. Ülkede birçok sorun var. Tarımda bir sorun var, sorunun nasıl çözüleceği az çok belli. Gençlerin bir sorunu var. Oturup 10 bağımsız genci dinlese gerçekten sorunları görecektir. Röportajlarda yapılan haksızlıkları dünyada herkes duymuştur. Kendisi için yeni mi? Birçok yerde adaletsizlik hala devam ediyor.”

“ERDOĞAN DA BENİM DÜŞÜNDÜĞÜMÜZÜ DOĞRU ANLADI”

Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’ın verdiğim sözleri tekrarlaması iyi oldu. Çünkü en azından hesaplarımın ne kadar doğru ve doğru olduğunu anlamıştı.

ERDOĞAN HAKINI ALIYOR VE SANA KİM GELSEN GEREĞİNİ YAPIYOR”

Kılıçdaroğlu, soğan fiyatlarındaki artışa dikkat çekerek şunları söyledi:

“Hiçbir mutfağın reddedemeyeceği bir ürün arıyorsanız adı soğandır. Her mutfakta olmalı. Pazara giden her zaman soğan alır. Şimdi bu kadar geniş ve güzel bir coğrafyaya sahip bir ülkede hala yayı çekilmez hale getiriyorsanız ve mutfaklarda gerçek bir yangın varsa; “Ben bu ülkeyi nasıl bu hale getirdim?” sorusunu kendine sorması gereken kişinin adı. — Erdoğan. Kim neyi üretecek? planlıyorsanız. Bir sebep var, mantık var. Kim buğday ekecek, kim mısır ekecek, kim şeker pancarı ekecek, kim soğan ekecek, Türkiye’nin kaç dönüm toprağa ihtiyacı var; uygun teşvikler yaratırsınız, havuz bazlı planlar yaparsınız. Türkiye tüm dünyanın yaptığını yapmayı bıraktı ve yanlış hatırlamıyorsam 34 yıl sonra şeker ithal etme noktasına geldik. Bu yüzden artık araba kullanamayacağını söylüyorum. Erdoğan kim yanına gelip bir şey söylese söylediğini doğru kabul ediyor ve gereğini hemen yapıyor ama ona ulaşıp söyleyen kişi aslında spekülasyon yapıyor. Ben malı nasıl götüreyim, arkasında o var. Erdoğan da bunları takip ediyor ve kararlar alıyor.”

“BAKANLARA BAŞKA LİDERLERLE BİRLİKTE KARAR VERMELİYİZ”

Kılıçdaroğlu’na dün Milet’te yapılan mitingde CHP Genel Başkan Yardımcıları Ahmet Akın ve Muharrem Erkek’i işaret ederek bakan olacaklarının sinyalini vermesi gerektiği hatırlatıldı. İttifak partileriyle görüşerek olası bakanları önceden açıklama planlarının olup olmadığı sorusuna Kılıçdaroğlu, “Bu olmadı ama nasıl bakanlar olması gerektiği konusunda bir şey yapmadık, oturmamız lazım” dedi. diğer liderlerle birlikte karar verin. Bende zaten bu var, o bakan; Bunu, bu bakanı konuşmak şık olmaz” diye yanıtladı.

“HER TARAF HİZMET VERİR. BAKANLIK OY İLE DAĞITILACAK”

Kılıçdaroğlu, bakanların isimlerini kastetmediği konusunda da şu bilgileri paylaştı:

“MYK’daki arkadaşlarıma bunu anlattım. Milletvekili olmak isteyenler elbette başvurabilir ama “yürütme organına katılmak istiyorum” diyenler başvurmuyor. Taleplerinin farklı değerlendirileceğini söyledik. Bu konuda bazı arkadaşlarımız şimdilik bir yerde bekliyorlar, “Biz yürütmede yer almak, bakan olmak, ülkenin yönetiminde söz sahibi olmak istiyoruz” diyorlar. Personel sadece benim değil, kimseyi kırmak istemiyorum. Diğer partilerin kadrolarında bakan olmak isteyenler var. Büyüklüğünü de kamuoyuna yaptığımız açıklamada belirttik. Her partiye bir bakanlık verilecek. Bakanlıklar daha sonra alınan oylara göre dağıtılacak. Bu yapı 6 liderin imzasıyla kamuoyunun bilgisine sunuldu. Bu çerçevede gerekeni yapacağız” dedi.

“TOPLUMU YÖNETMEK VE DİKKATİ BAŞKA BİR DİKKATE ÇEKMEK İSTİYORLAR”

Kemal Kılıçdaroğlu, geçen hafta İstanbul’da CHP’li Cumhurbaşkanlığı konutu yakınlarına düzenlenen silahlı saldırı ve dün İzmir’in Konak ilçesindeki CHP sandık merkezine atılan taşla ilgili bir soruya şu yanıtı verdi:

“Toplumu kışkırtmak ve dikkati başka yöne çekmek istiyorlar. Teşkilatımıza herkesin bu konuda son derece dikkatli olması gerektiğini söyledim. Böylece kışkırtabilirler, saldırabilirler; çok sakin bir şekilde sandık başına kadar bekleyeceğiz. Sandıklar geldiğinde gidip oy kullanacağız ve otoriter yönetim tarihine gireceğiz. Bu konuda tüm teşkilatımıza sakin olun, tahrik edilebilirsiniz, asla tahrik etmeyiniz diyoruz. Provokasyon yapmak istiyorlar, gündemi başka yere taşımak istiyorlar. Soğan Türkiye’nin gündeminde. Yeter.”

“KÖY PARTİSİ, SAYGI GÖRDÜĞÜM BİR PARTİ”

Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanının başkanlığındaki Anavatan Partisi’nin barajı aşamaması durumunda planları olup olmadığına ilişkin de şunları söyledi: “Vatan Partisi ile ilgili bir şey söyleyemem. Her parti gibi saygı duyduğum bir parti. Ben de onları ziyaret ettim. Ben de düşüncelerimi ifade ettim. 6 liderin neler yaptığı, ne gibi işler yaptığı konusunda da düşüncelerimizi paylaştık. Biz giderken onlara Ortak Anlaşma ve Anayasa Değişikliğini sunduk.”

“HAKLI İNSANLARA OY VERMEYECEKSİNİZ”

Kemal Kılıçdaroğlu, kararsız olduğu ve sandığa gitmek istemediği söylenen AKP seçmeniyle ilgili görüşünü şöyle dile getirdi:

“Canım istiyor tabii ki. Herkes sandığa gider ve Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy verir. Canım bunu istiyor. Bu benim en doğal hakkım. Beklentilerim doğru çıkarsa çok mutlu olurum ama “AKP’den başka partiye oy vermem” diye düşünenler, “sandığa gitmeyeyim, en azından kötü giden sürece katkı vermeyeyim” diye düşünenler. sandığa gitmeyecek. Elbette onlara saygı duyacağız. tek tek söyledim Köle yiyenlere oy vermeyin dedim. Çünkü siyaseti her zaman inancın önüne koymuşlardır. İslam’da Allah’ın bile affetmediği günah kul hakkıdır. Kul hakkını yiyene oy vermeyeceksin. Bunu AKP seçmenine duyurmak istiyorum.”

İlginizi Çekebilir