Mevduat ile son durum | Haber sitesi PolitikYol

prof. Dr. Hakim Hazar, son mevduat durumunu inceledi ve kaydetti. KKMH’nin toplam mevduat içindeki payı Ekim 2022’ye kadar yükseliş eğilimindeyken, geçtiğimiz haftalarda uygulanan faiz oranlarının açıklanmasıyla birlikte bu eğilim düşüşe geçti ve yeniden yükselmeye başladı.

Depremin etkileri devam etse de hayatın devam eden kısmıyla uğraşmaya devam ediyoruz.

Hatırlarsınız 20 Aralık 2021’de dolar sert bir yükselişle 18.36 seviyesine kadar gelmişti. Döviz kurundaki bu hızlı yükselişin önüne geçmek için kısa sürede Korumalı Döviz Depo Hesabı (KKMH) uygulaması devreye girdi. Hemen hatırlayalım ki bu ürünün özelliği birikimlerini dövize çevirmek isteyen yatırımcıların faiz yükseldikçe sermayesinin fiyatının artacağını garanti etmesi ve faiz artışı yüksek olmazsa faiz ödemelerinin olmasıdır. başında tanımlanan Türk Lirası faiz oranına eşittir. Öte yandan piyasadaki döviz likiditesini artırmak amacıyla mevcut döviz hesaplarından TL’ye dönenlere bu ürünü kullanma imkanı sunulmuştur.

Basit bir örnekte, KKMH uygulaması şöyle görünür:

100.000 Türk Liranız var. Döviz kuru yukarı yönlü hareket ediyor. Birikimlerinizi Türk Lirası olarak tutarsanız, Türk Lirasına olan faiz enflasyonun altında kalır. Yani satın alma gücünüz eriyecek. Bu nedenle birikimlerinizi dövize çevirme eğiliminiz var.

KKMC yaparsanız, geri ödeme döneminin başında size verilen faiz oranının üzerinde kur artışı olursa, geliriniz kurdaki artışa eşit olacaktır (veya tercih ederseniz, vade başında dolar cinsinden satın alma gücünüz kadar dolar alma hakkına sahipsiniz), aksi takdirde vade başında faiz seviyesinde gelir elde edersiniz.

Ürünün bir diğer versiyonu ise döviz hesabı olanlar için tasarlanmıştır. Örnek: 50.000 dolarınız var. Döviz kuru hareketi Türk Lirası faizinin altında kalırsa kar kaybı oluyor. Ancak döviz hesabınızdaki birikimlerinizi yukarıdaki örnekteki gibi TL’ye çevirip KKMH açarsanız, kur artışı faiz oranından yüksekse kur artışı kadar kazanırsınız, aksi takdirde kur artışı kadar kazanırsınız. yüzde kadar kazan.

Her halükarda amaç, yabancı para cinsinden mevduatın toplam mevduat içindeki payının düşürülmesi, yani Türk lirası cinsinden tasarrufun teşvik edilmesidir.

Şimdi Türk Lirası ve yabancı para cinsinden mevduatın toplam mevduat içindeki payının uygulamaya başladığı günden bu yana nasıl değiştiğine bakalım. İşte resmi tablo:

Kaynak: BDDK.

2021 yılı sonunda TL-YP mevduatın dağılımına bakacak olursak, TL mevduatın payının artış eğiliminde olduğunu görebiliriz. Ancak, verilere doğrudan bakmak bizi her zaman doğru sonuca götürmeyebilir. Bazen verileri sorgulamak, içeriğini incelemek ve buna göre bir fikir oluşturmak gerekebilir.

Öncelikle KKMH tarafındaki gelişmelere bakalım. 2021 yılı sonunda devreye alınan ve 2022 yılında çeşitli ek kurallarla daha cazip hale getirilmeye çalışılan KCMH’nin toplam mevduat içindeki payı 2022 Ekim ayına kadar artarken, 2022 yılı Ekim ayına kadar trend düşüşe dönerek yeniden yükselmeye başlamıştır. Geçtiğimiz haftalarda talep edilen faiz serbest bırakıldı. KCMH’nin toplam mevduat içindeki payı aşağıdaki gibidir:

22 Şubat 22 Mart 22 Nis 22 Mayıs 22 Haziran 22 Temmuz 22 Ağustos 22 Eylül 22 Ekim 22 Kasım 22 Aralık 23 Ocak 21.Şubat
9.4 10.2 13.2 13.7 15.0 15.2 16.5 17.4 17.5 17.3 16.0 15.3 16.0

Kaynak: BDDK.

KKMH rakamları istatistiklerde TL mevduat olarak sayılıyor. Ancak her ne kadar rakamsal olarak Türk Lirası bakiyesi olan hesaplar olsa da özünde dövize dayalı ürünler, birikimlerini dövizde tutmak isteyenlerin ilgisini çeken ve vade sonunda sermayesini dövize çevirebilen hesaplardır. isterlerse geri ödeme süresinin sonunda. Aslında CCMC uygulanmasaydı bu müşteri grubunun birikimleri YP olarak kalacaktı. Dolayısıyla bu grup dolarize bir müşteri grubudur. Bu açıdan bakıldığında, KKMH’yi YP olarak değerlendirdiğimizde, toplam mevduatın TP-YP dağılımında aşağıdaki tablo karşımıza çıkmaktadır:

Kaynak: BDDK.

Grafiğe baktığımızda, döviz mevduatlarının payının genel olarak yüksek olduğunu ve 2022 ortalarına kadar yükselme eğiliminde olduğunu ancak Temmuz ayından bu yana özellikle Ekim ayından sonra bir miktar gerilediğini görüyoruz. Neden diye soracaksın Tabii bu konuda kabul edilen ve özellikle bankaların maliyetini artıran çeşitli teminat türleri. Ancak her ne olursa olsun tasarruf sahipleri her 100 TL’nin yaklaşık 60 TL’sini ya dövizde ya da vade sonunda dövize çevrilebilecek hesaplarda tutma eğilimindedir.

Piyasanın gerçek gidişatını görmek ve gelecek stratejileri için rakamlara bu şekilde bakmanın önemli olduğunu düşünüyorum.

İlginizi Çekebilir