TBB: Türk Medeni Kanunu’nun 129. maddesine göre evlat edinen ile evlat edinilen çocuk ve çocukları arasındaki evlilik yasaktır.

Türkiye Barolar Birliği (TBB), Diyanet İşleri Yüksek Kurulu’nun depremzede çocuklarla ilgili yaptığı “Üvey anne ile evlatlık arasında herhangi bir evlilik engeli yoktur” açıklamalarının ardından şunları söyledi: “Madde 129’a göre Türk Medeni Kanunu’na göre evlat edinen ebeveyn ile evlat edinilen çocuk ve çocukları arasında evlilik yasaktır” dedi.

TBB, 17 Şubat Cuma, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesindeki Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından hazırlanan ancak tepkiler üzerine internet sitesinden kaldırılan; “Deprem Bölgesinden Sıkça Sorulan Sorular” başlıklı açıklamaya yanıt verdi. Birliğin açıklaması şu şekilde:

“17 Şubat Cuma günü Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesindeki Din İşleri Yüksek Kurulu’na gelen yanıt üzerine site siteden kaldırılmıştır; “Deprem Bölgesinden Sıkça Sorulan Sorular” başlıklı açıklamada, depremzedelerin çocuklarının evlat edinen ebeveynlerle evlenebilecekleri ve bu çocukların evlat edinilmesinin mümkün olmadığına dair açıklamalara yer verildi.

“KAMU KABULÜNE KAYITLI EVLATLANMA”

Duyurunun Türk Medeni Kanunu’nun kabulünün yıl dönümünde yapılmış olmasını da üzüntüyle karşılıyor, demokratik bir ülke olan Türkiye Cumhuriyeti’nde yürürlükte olan kanunları ilgililere bir kez daha hatırlatmayı görev sayıyoruz. ve laik devlet. kanun:

Türk Medeni Kanunu’nun 282. maddesine göre babalık evlat edinme yoluyla kurulur; yani evlat edinme, evlat edinenin popülasyonuna kaydedilir.

Türk Medeni Kanunu’nun 500. maddesine göre evlat edinen, kendi çocukları gibi evlat edinenin mirasçısı olur. Ayrıca evlat edinilen çocuğun kendi ailesindeki mirası da devam etmektedir. Evlat edinen ve yakınları evlat edinen kişinin mirasçısı olamazlar.

“ADAPTÖR İLE BAĞIMLI VE ÇOCUKLARININ EVLENMESİ YASAKTIR”

Türk Medeni Kanunu’nun 129. maddesi uyarınca, evlat edinen ebeveyn ile evlat edinilen çocuk ve çocukları arasındaki evlilik yasaktır.

Ayrıca bir süredir çeşitli basın organlarında yer alan depremzedelerin çocuklarının Çocuk Esirgeme Kanunu ve ilgili mevzuata aykırı olarak belirli kurum ve kuruluşlara nakledildiği haberlerini de derneğimiz endişeyle takip etmektedir.

“DEVLETİN ESAS SORUMLULUKLARI ÇOCUKLARIN EN YÜKSEK AVANTAJLARINI KORUMAKTIR”

Hem ulusal hem de uluslararası hukuka göre devletin temel sorumluluklarından biri, özellikle refakatsiz veya ailesinden ayrı düşmüş çocuklara ilişkin tüm iş ve işlemlerde, çocukların yüksek yararını gözetmek ve onlara en yüksek koruma hizmetlerini sunmaktır. çocuklar. Refakatsiz bir çocuğun korunmasına ilişkin hizmetler, devlet tarafından ve mahkeme kararıyla sağlanabilir. Protokol adı altında yapılan düzenlemelerle kişi, vakıf veya derneklere bu hizmetin verilmesi mümkün değildir. Bu çocukların sosyal hizmet kuruluşlarına katılmamaları ilgililerin hukuki ve cezai sorumluluğunu doğurur.

Konuyla ilgili olarak bazı barolarımız ve sivil toplum kuruluşlarımız tarafından yapılan hassas ve suç duyuruları kapsamında soruşturma başlatıldığı bilgisini almış olup, konunun takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz. Ayrıca.”

İlginizi Çekebilir