Termik santralden Akın: “En çok ihtiyaç olduğu anda iletişimin kesilmesi, enkaz altında hayat kurtarmaya çalışan vatandaşlarımızı ölüme mahkum etmek gibi değil mi?”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun 6 Şubat depremlerinin ilk günlerinde sosyal medyada uygulanan bant daraltma açıklamasıyla ilgili “Gerekli bir durum vardı, yapıldı” açıklamasına tepki gösterdi. Akın, “Deprem sonucu hayatını kaybeden 10 bin vatandaşımızın yakınlarına, depremden zarar gören vatandaşlarımıza gerekli durumu anlatın. Onbinlerce insanımız enkaz altında kalmaya çalışırken neden bağlantıyı kestiğinizi açıklar mısınız? En gerekli anda iletişimi kesip, enkaz altında canını kurtarmaya çalışan vatandaşlarımızı idama mahkum etmemiz gerekmez mi?” söz konusu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun 6 Şubat Kahramanmaraş depreminin ilk günlerinde sosyal medyadan yapılan bant daraltma duyurusuna ilişkin itirafta bulunduğunu söyledi. Akın, vatandaşların yardım taleplerini sosyal ağlar üzerinden ilettiklerini, arama kurtarma çalışmalarının düzenlendiğini kaydetti. Akın’ın bugün konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

ULAŞTIRMA BAKANININ GEREKLİ OLAN GRUP SÖZLEŞMESİ YAPILDI. “BU YAPILMASI GEREKEN BİR KONUydu” DEMİŞTİ

“Depremden sonraki ilk 48 saatte deprem bölgesine ulaşamayan hükümet, enkaz altında kalan vatandaşlarımız ile yardıma koşan vatandaşlarımızın iletişim ve yardımlarını gerçekleştirdiği sosyal ağlara kısıtlama getirdi. organizasyon. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bant daraltma başladıktan hemen sonra Bilgi Teknolojileri ve İletişim Başkanlığı’na giderek bu anlamsız uygulamanın sebebini sorduk ve ardından suç duyurusunda bulunduk. İki aydır bu konuda bir açıklama gelmemesine rağmen; Ulaştırma Bakanı, en çok ihtiyaç olduğu anda bağlantıyı kestiklerini belirterek, “Gerekli bir durum vardı ki yapıldı. Yapılması gereken bir konuydu, diye mantık yürüterek neredeyse kabul etti.

“Vatandaşlarımız en çok ihtiyaç olduğu anda iletişimi keserek enkaz altında hayatlarını kurtarmaya çalışmıyor ve idama mahkum olmuyorlar mı?”

Bakana dönüyorum: Siz de bu gerekli durumun teknik bir açıklaması olduğunu söylüyorsunuz. Depremde hayatını kaybeden 10.000 vatandaşımızın yakınlarına, depremden zarar gören vatandaşlarımıza gerekli durumu anlatın. Onbinlerce insanımız enkaz altında kalmaya çalışırken neden bağlantıyı kestiğinizi açıklar mısınız? Depremin üzerinden 2 ay geçti. Hükümet hala çadırlarda yaşayan milyonlarca vatandaşın temel ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamıyor. Biz çıktık her şey ortadayken yaptık mantığıyla bağlantıyı kestiniz diyorsunuz. En gerekli anda iletişimi kesip, enkaz altında canını kurtarmaya çalışan vatandaşlarımızı idama mahkum etmemiz gerekmez mi?”