Yeşiller TİPİ ile meclise | Haber sitesi PolitikYol

Yeşil adaylar olarak bu seçimlerde Türkiye İşçi Partisi’nin listelerindeki seçimlere katılacağız. 21 Eylül 2020’den bu yana sözümüzü tuttuk ve yaklaşık 40 yıldır yeşil hareketi sadece bağımsız adaylarla halkın önüne bir seçenek olarak sunmayı başardık.

Türkiye’de bir siyasi partinin kuruluşu, partinin örgütlenmesi ve varlığının sürdürülmesi mücadele gerektiren bir süreçtir. Elbette çok fazla medya desteğiyle veya geniş ekonomik imkanlarla oluşturulanlardan bahsetmiyorum. Onların yolu farklıdır. İnsanlar bahsettiğim ideal ve oluşturmaya çalıştıkları partiler etrafında toplanmış durumda.

Yeşiller Partisi böyle bir partidir. Aksine, biriydi. Çünkü önünde hiçbir partinin önüne koymadığı bir engel daha vardı: Bürokratik bir engel. Burada Süleyman Soylu diye ifade edebileceğimiz devlet, nedense Yeşiller Partisi’nin kurulmasından çekinmiş ve bunu engellemek için Anayasasız, kanunsuz gidiyor. 21 Eylül 2020’den beri durum böyle. 14 Mayıs’a kadar Anayasa ve kanunların uygulanmasını bekleyeceğiz.

Ama tabii ki bu bekleme süresini kaybetmeyeceğiz. 21 Eylül 2020’den beri birçok sohbete katıldım. partiye söyledim Politikamızı anlattım. Hem taraftarlarla hem de rakiplerle konuştum. Hepsinin ortak konularından biri de seçimlerdi. İş seçimden önce gelmeliydi. Türkiye’nin anti-demokratik yapısı, seçim ve siyasi parti yasalarına hakim.

Seçimlere katılmak için parti kurmak yeterli değildir. Belirli bir organizasyonel eşik vardır. Bunu da aşmalısınız. Kanunun bu hükmünü bilmeyen ve fazla bir şey bilmesine gerek olmayan insanların gözünde denklem basittir. Bir parti sandık başına gitmezse aslında yoktur. Seçimlere katılmayan partiler, bir grup insanın fikir sporları yaptığı bir alandır. Seçmenle iletişim kurmayan parti mi var?

Tabii bu soru bana bu kadar sert sorulmadı. Bu soru daha çok bir istek, bir dilek gibiydi. Halk seçimlerde Yeşiller Partisi’ni görmek istediğini dile getirdi. Ben ve diğer basın sözcüsü arkadaşlarım hep aynı cevabı verdik. “Seçime gireceğiz! Türkiye’nin idari yapısı ülke için kötü ama gelişimini tamamlamamış yeni kurulan partiler için iyi. Ayrıca bir ittifak sistemi var. Bu fotoğrafa göre seçime gireceğiz!” dedik. Herkesin kendi alanını korumaya çalıştığı, kimsenin geleceği abartamadığı ve geleceğin ufkuna kimsenin “saldıramadığı” bir ortamda yapalım dedik.

Bunu söyledik ve bizim gibi bir partiyle, Türkiye İşçi Partisi ile yollarımız kesişti. İlk paragrafa döneyim. Bu sadece seçim öncesi işbirliği değil. Bu hukuksuzluğun devam ettiği ve Yeşiller Partisi’nin ablukasının devam ettiği bir dönemde aynı zamanda büyük bir dayanışma örneğidir.

Ama mesele sadece dayanışma değil. İktidardan muhalefete herkesin politikalarını sürdürmek üzerine inşa edildiği ve korkular üzerinden kendini ifade etmeye çalıştığı bir dönemde, gerek TİP gerekse Yeşiller, geleceğe dair söz, davranış ve düşünceleriyle geleceği, geleceği ve ufku gösteriyor. gelecek. Bu yüzden heyecan verici.

Yeşil adaylar olarak bu seçimlerde Türkiye İşçi Partisi’nin listelerindeki seçimlere katılacağız. 21 Eylül 2020’de verdiğimiz sözü tuttuk ve yaklaşık 40 yıldır seçimlerde olan Yeşiller Hareketi’ni sadece bağımsız adaylar içinden oylamayı seçenek haline getirmeyi başardık. Şimdi İstanbul’un 2. ve 3. semtlerinden sesimizi tüm Türkiye’ye taşıma zamanı. Antalya, Muğla, Bursa, Maraş, Hatay, Artvin, Akkuyu’ya ulaşım için. Bizimle temasa geçen herkesle birlikte Yeşil siyaseti o yönetiyor.

İlginizi Çekebilir